Çıplak’ın söyledikleri ve söylemedikleri

Çıplak (Can Evrenol, 2020). Fotoğraf: BluTV

“Özel yapımları ve yurtdışındaki sevilen projelerin yer aldığı seçkisiyle Türkiye’nin sevilen dijital platformu BluTV, Türkiye’de şimdiye kadar yapılmış en cesur kadın hikayesi Çıplak‘ı izleyiciyle buluşturuyor.” Sakin bir Perşembe gününün ortasında güvertede bitiveren bir vapur işportacısı özgüveniyle BluTV bize seçkisine bir mucize kattığını duyuruyor fakat devamında ser verip sır vermiyordu. Türkiye’de şimdiye kadar derken? Başlangıç noktası olarak neyi kabul ediyoruz? Sinema tarihi, hatta Tanzimat edebiyatı dahil en cesur kadın hikâyesi mi? Bu hikâyenin en birinci seçildiği hikâyeler evreni tam olarak nasıl bir yer?

Anlaşılacağı üzere tanıtım metnini yazanları bu kadar heyecanlandıran şey ilk defa protagonisti ideal kadın tipinde olmayan bir hikâye anlatıldığını düşünmeleri. Türkiye’de ilk defa bir eskortu anlatan dizi yapıldığına eminler, ama Türkiye’nin bundan haberi yok, çünkü en basitinden hepimizin sadece Gökhan Kırdar’ın depresyon hırkası şarkılarıyla bile hafızasına kazınmış Haziran Gecesi yapılalı 16; Kerem Deren Uçurum’u, Tomris Giritlioğlu Kayıp Şehir’i PT2 kuşağında da olsa ana akıma hediye edeli 8 yıl oldu. Günümüzde de meselesi doğrudan bu olmasa bile hikâyesine makbul olmayan kadın kimliklerini dahil edip onları da görünür kılarak usul usul normları aşındıran işler yapılıyor üstelik. En son Şubat ayında final yapan Kadın’daki Ceyda’nın temsilini anmadan geçemeyiz mesela.

Çıplak (Can Evrenol, 2020). Fotoğraf: BluTV

Can Evrenol’un kısa filmi ise bu anlatıya kötü niyetli ve aptalca bir katman daha ekliyor: Filminde genç, güzel ve etrafıyla ilgisiz bir kadın sinemada rahatsız edici şekilde telefonuyla meşgul olduğu için arkasındaki erkek seyirci tarafından ikaz ediliyor. Buna aldırmayınca kalemle boynu deliniyor ve açılan delikten penetre edilerek tecavüze uğruyor. Tecavüzcünün menisi kadının ağzından akarak telefonunun üzerine fışkırıyor.

36 saniyelik bir içerik özelinde milyonlarca ihtimal varken seksist olmayan bir öykü anlatmayı başaramayan bu kısa film tartışmalar başladıktan bir süre sonra (muhtemelen Can Evrenol tarafından) yayınlandığı bütün büyük video paylaşım sitelerinden kaldırıldı. İzlemek isterseniz internetin derin dehlizlerinden bulunup çıkarılmış bir örneği var, buradan bakabilirsiniz. Türkiye Twitter’ında kopan fırtınadan habersiz, Hollandalı izlesene.com yorumcuları film hakkındaki en dürüst eleştirilerini yanda sıralamışlar. Bir tanesi, Google Translate çevirimle, şöyle diyor mesela: Ik had gewoon een erectie. (Sadece ereksiyon geçirdim.)

Can Evrenol
Çıplak (Can Evrenol, 2020). Fotoğraf: BluTV

*Bu yazı, ilk olarak Medium’da yayımlanmıştır.

1 Yorum

Muhabbetimiz daim olsun...

Benzer Yazılar
BREAKFAST AT TIFFANY'S (Blake Edwards, 1961).
daha fazla

Moda demokratik olabilir mi?

Lee Alexander McQueen’in intihar ettiği haberini okuduğumda günlerce yas tuttum. Modanın ne anlama geldiğini kavramamı, o dünyayı keşfetmemi…
Total
0
Share

vesaire sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et