EĞLENCE
51 posts
eğlence vesaire.
Aslında olmayan evden kaçış: “Uysallar”
Onur Saylak ve Hakan Günday’ın ortak yapıtı Uysallar, gerek ikilinin daha önceki çalışmaları sebebiyle gerekse de oyuncu kadrosuyla…
Pera Palas’tan Drive My Car’a: Seyirci ile karakter arasındaki bilgi asimetrisi
Pera Palas’ta Gece Yarısı, günümüzde yaşarken kendini bir anda 1919’da bulan bir gazetecinin hikâyesini anlatıyor. İzlemeye başlarken seyirci…
Metaverse’ü gördüm, benden uzak olsun
Hayatımın büyük bölümünü sanal dünyalarda harcadım. 6 yaşından beri bilgisayar oyunları oynuyorum, bir Y kuşağı mensubu olarak ergenliğimden…
Popüler kültürle ne yapacağız?
Bir tarafta sahip oldukları tüm imkânlara rağmen kültürel iktidarlarını hâlâ dilediklerince kuramamış olmanın ruh hâliyle sıradan bir şarkı…
Yeni yüzyıl, yeni “Sex and The City”
Arkadaş grubunuzda hangi Sex and the City karakteri olduğunuzu bilmiyorum, ancak bir şekilde bu dört kadına sizin de…
Neşe dolu bir müsriflik: Kripto sanat
Açıklama gerektirmeyecek kadar net olduğunu düşündüğüm bir meseleye dair yazı yazmak zorunda kaldığım için çok öfkeliyim, yine de…
Nereye kayboldu bu çevirmenler?
Yabancı dilde dizilere yönelik iştah kabarırken ve küresel “streaming” piyasası gitgide büyürken, altyazı çevirmenlerinin altın çağlarını yaşamaları beklenirdi.…
Kulüp: Azınlıklar bizim neyimiz oluyor?
Popüler şeyler üzerine atıp tuttuğumuz Twitter’daki kullanıcılar “Yoksa Kulüp yeni Bir Başkadır mı olacak?” diyerek uçarı hayranlıklarını konuşadursun, ben…
Ortadoğu’da “nesneleştirilmiş”, Batı’da “güçlendirilmiş” oryantal dans
Sex and the City 2 filminde, Charlotte’un Ortadoğu’daki bir gece kulübünde dansözleri gösterip ironiyle “Bu kadınların göbeklerini ve…
Komedi dizilerinde “ayıklık”: Kazanım mı, tehdit mi?
Son dönemin kalburüstü komedi dizilerinde dikkatimi çeken bir eğilim var. Anlatılar özellikle kimlik politikaları konusunda fazlasıyla tarafgir, karakterler…
Valery Lobanovski: O bir mucitti
Valery Lobanovski niçin önemlidir? Birincisi, futbol adı verilen bir oyuna ilk kez bir “geometri” uygulamaya kalkıştığı için. Ona…
Kendi yangınına referans vermek: “Fflam”
Şubat ayında Galler’in yerel kanallarından S4C’de Fflam (Flame – Alev) adlı dizinin ilk sezonu yayımlandı. Cardiff’te geçen ve…
Gösterişçi üretim çağının dizisi: “Call My Agent!”
9 Mart 2020’den bu yana evden çalışıyorum. Bir yandan pandemi koşullarında işe gitmek, çok daha düşük ücretler karşılığında…
Mümkün olduğu için konuşmak: Clubhouse
Herkes günlerdir bunu konuşuyor, muhtemelen duymayan kalmamıştır. Yeni nesil bir sosyal ağ sıradan hayatlarımıza geçici bir heyecan getirdi:…
Dizilerin kadınlarla imtihanında yeni bir dönem: Kader motifi
Yerli ve milli süper kahramanlar, Osmanlı’dan bu döneme vaaz veren padişahlar, erillikten kendini kaybeden kaslı delikanlılar derken Türkiye…
Netflix’in başka kültürlerle derdi nedir?
Son günlerde Netflix’in “Şimdi onlar altyazılı izlesin,” sloganlı reklamlarına İstanbul’un herhangi bir köşesinde rastlamış olabilirsiniz. Ezel Akay, Berkun…
Sinemamızda “The Mukhtar Scene” etkisi
Şunu söyleyerek başlamak istiyorum; Bir Başkadır’ı sevecek insanlardan biri olarak görmüşümdür kendimi. Berkun Oya’yı severim, Radikal’deki yazılarından, NTV’den,…
Mrs. America: Anti-feminizm neden mümkün değil?
“Hâlâ aynı boku protesto etmek zorunda olduğuma inanamıyorum.” Kadın mücadelesi başta olmak üzere dünyanın dört bir yanından yükselen…