Korona virüsü salgınını evde geçirme şansına sahipseniz, sizin de hayatınıza Zoom adlı uygulamanın girmesi olası. Belki de toplantılar, dersler, buluşmalar için imdadımıza yetişen bu şahane uygulamayı çoktan kullanmaya başladınız. Beyaz yakalının, orta sınıfın can simidi oldu. Üstelik bu konuma yaklaşık bir haftada geldi. Peki, uzaktan çalışanların hayatına ansızın giren bu uygulamanın paranoya, gözetim ve kabilecilik çağına nasıl katkıları var?
Her şeyden önce Zoom, toplantı sahiplerine 30 saniyeden uzun süre uygulamaya bakmayan katılımcıları tespit etme imkânı tanıyor. Bu durum Zoom 4.0 ve üzeri versiyonlarda görülüyor, toplantı sahibi kendi ekranını paylaşırken geçerli oluyor. Böylelikle toplantı sahibi, 30 saniyeden uzun süre uygulamaya bakmayan katılımcıların adlarının yanında bir işaret görüyor. Zoom, Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, otomatik ayarlarda dikkat takibi opsiyonunun kapalı olduğunu, toplantı sahibinin istediği takdirde aktifleştirebileceğini belirtiyor. Bir başka deyişle, bu konuda patronunuzun insafına kaldınız.
Zoom’un gizlilik politikasında da endişe uyandıracak ifadeler mevcut. “Zoom hesabınız olsa da olmasa da ürünlerimizi kullandığımızda ya da onlarla etkileşime geçtiğinizde kişisel verilerinizi toplayabiliriz,” kısmı özellikle dikkat çekici. Bu verilerin içinde adınız, ev adresiniz, kredi kartınız, işiniz, işvereniniz, telefon numaranız gibi birçok hassas bilgi yer alıyor. Zoom hesabınız yoksa bile kullandığınız cihaz ve IP adresinizle ilgili veri toplanıyor. Bunlar da tabii ki üçüncü taraflarla paylaşılıyor. Facebook ve Google bunu beğendi.
Bunlara ek olarak geçtiğimiz yıl güvenlik danışmanı Jonathan Leitschuh’un ortaya çıkardığı meseleye de değinmekte fayda var. Zoom’un Mac cihazlarında kullanılan Safari adlı web tarayıcısının 12. versiyonunda cihaza gömülü kamerayı açmak için çıkan ekranı atlattığını keşfeden Leitschuh, medium.com‘da yayımladığı yazıda bunu tüm ayrıntılarıyla açıklıyor. Web tarayıcılarının güvenlik önlemlerini hiçe sayarak kullanıcıların bilgisi ve onayı dışında kameralarına erişim sağlayan bu uygulamadan, EPIC’nin (Electronic Privacy Information Center – Elektronik Gizlilik Bilgi Merkezi) uyarısı üzerine vazgeçiliyor.
Bütün bunlar Zoom’dan vazgeçmek için size yeterli gelmeyebilir. Çok daha fazlasına yeltenen uygulamalar olduğunu düşünebilirsiniz, hatta belki de bunda haklısınız. Yine de Zoom’a dair bildiklerimizin endişe uyandırıcı olduğu ortada. Bizi enternasyonal dayanışmadan giderek uzaklaşmaya iten kriz günlerinde isteğimiz dahilinde ya da dışında her hareketimizi gözetleyenlere karşı da dikkatli olmak gerekiyor.
Kaynak: Input, EFF, ProtonMail